İnce Sözler

Acılara dayanır bu yürek ama senin gibi nankörlere asla! Gözlerimin gördüğü yerden sildim seni bitirdin içimdeki delikanlı sevgiyi, mutluluklar sana yaşadığın namert hayatında.

Zamanında onlar için atılmış fedakâr adımların değerini bilmeyenler; zamanı geçtikten sonra, o adımlar altında ezilmeye mahkumdur…

Kız dediğin naz etmez. Erkek dediğin hiç ürkmez. Dosttan düşman olmaz, gavurda namus olmaz, güzelde kusur olmaz, gerçek aşkta da gurur olmaz.

Zannetmeyin gücüm bitti yorgunum. Zannetmeyin suskunum; zannetmeyin artık yokum; fırtınalar öncesi hep böyle durgunum.

Aşk dudaktan çıkan bir kelimede değil, gözlerden akan yaştır. Maksat bir sevgili uğruna ölmek değil, uğrunda ölünecek bir sevgili bulmaktır.

Ne derdime derman isterim ne gönlüme sultan. Ne cebime para isterim, ne arkama insan. Hepsine rest alayına isyan…

Suskunluğum asaletimdir. Her lafa verilecek bir cevabım var ama lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye!

Faydalı hale getirilemeyen zaman kaybedilmiştir, çünkü zamanı durdurmak veya depolamak mümkün değildir.

Bak bunu saymıyorum! Bir daha ki sefere, daha haince bir planla bekliyorum bazılarını. Şöyle, kafama takacağım cinsten olsun.

Biz hiç beceremedik sevmeyi de terk etmeyi de. Aşk dolu mısraların karşısında direnmeyi de.

Aşk insanın hem dostu hem düşmanıdır. İnsanı onun gibi yıkan, onun gibi sevindiren bir şey yoktur hayatta!

Nefesim kesilmeden sana son bir kelime; seviyorsan gel artık ben senden gidemem.

Erkek gömleğinin çok yakıştığı kadınlar olabilir; Eteğin daha çok yakışacağı erkekler olduğu gibi.

Ben seni öpmedim ben sadece dudaklarındaki mutluluğun dibini sıyırdım.

Biz hataları değil, hatalar bizi buldu. Biz yalanları değil, yaşadıkça yalanlar bizi yaşatmaz oldu.

Bir çizgi bile olamıyorsun hayatımda ancak nokta olacaksın cümlemin sonunda.

Hep anlatırdı sevdiklerim; böyleyken böyle olur. Söz söylenir göz dolar, Haziranlar Şubat olur!

Ya severek acı çekmesini bileceksin, ya da sevmeyeceksin hep acı çekeceksin!

Beyazlar içinde hayatıma yenilikler ararken, karanlıklar içinde sırtımdan vurulmayı öğrendim.

Öyle masum durduğuma kanma sakın, şafak karanlık olsa da firarım yakın.